Ceylan, herkes için bir niyet çekiyor
Ceylan adını verdiği tavşanı ile sekiz yıldır Ankara sokaklarında niyetçilik yapan Ateş Şanlı, Ankaralıları şehrin stresinden uzaklaştırıp eğlendiriyor.
Bülent KÜL
Kaybolmaya yüz tutmuş mesleklerden olan niyetçilik, içinde niyet, dilek veya mani yazılı olan küçük kağıt parçalarının eğitilmiş tavşana çektirme işi olarak biliniyor. Niyetçilik, pazar yerleri, kalabalık sokaklar, piknik alanları gibi mesire alanlarında yapılıyor. Her niyetçinin katlanıp açılabilen, farklı renkler ile süslenen bir tezgahı var. Tavşan tezgâha oturtuluyor, tezgâha gelen müşteri tavşanı sevip okşadıktan sonra ismini söylüyor. Tavşan bireyin niyetine göre renkli kâğıt parçalarından birini ağzı ile çekiyor, tavşanın seçtiği kâğıt parçasında yazılı olan müşterinin niyeti oluyor.
Evli ve üç çocuk babası olan Ateş Şanlı, sekiz yıldır Ankara sokaklarında Ceylan ismini verdiği tavşanı ile niyetçilik yaparak kazancını sağladığını ve ailesini geçindirdiğini söylüyor.
“Ceylan’ı insanlara alıştırıyorum”
Ateş, renkli tezgâhına oturttuğu Ceylan’ın eğitim sürecini, beslenme şeklini ve nerede barındırdığını şöyle anlatıyor:
“Tavşanlarım genellikle çifttir ve sürekli değişiyorlar. Ben yavrularını alıp küçüklükten besleyip yetiştiriyorum. Tavşanlarımı evimin bahçesinde onlar için ayırdığım bir alanda havuç, sebze ve yeşillik ile besliyorum. Ceylan’ı ilk önce insanlara alıştırdım. Evcil olmasını sağladım. Daha sonra tezgâhta oturtmaya alıştırdım. Çünkü akşama kadar sokaklardayız ve tezgâhta oturması gerekiyor. Son olarak niyetlerin yazılı olduğu kâğıt parçalarını çekmesini öğrettim.”
Tezgâha gelen müşterinin ismini söyledikten sonra Ceylan’ın o kişi için bir niyet çektiğini dile getiren Şanlı, “Ceylan niyeti çektikten sonra müşteri kendi kalbinden bir dilek tutup bir niyet de o çekiyor. Böylece müşteri hem merakını gideriyor hem de eğlenmiş oluyor” diyor.
Antalya, Alanya gibi Türkiye’nin farklı yerlerine giden Şanlı, gittiği yerlerde niyetçilik yapıyor. Ankara’da yaşayan insanların yüzde 80’nin kendisini tanıdığını anlatan Şanlı, “Sokaklardan gelip geçen insanlar Ankara’nın yerel halkı. Dolayısıyla beni tanıyorlar, daha önce benden niyet çeken kişiler. Ben de daha fazla kazanabilmek için farklı illere gidiyorum. Sabahtan akşama kadar çalıştıktan sonra gece otelde konaklıyorum” şeklinde konuşuyor.
“Çocuklar daha çok ilgi gösteriyor”
“Ankara’da her kesimden insan niyet çekiyor” diyen Şanlı, “Çocukların ilgisi daha yoğun oluyor. Ceylan’ın sevimli olması dikkatlerini çekiyor. En çok hafta sonları ve Sıhhıye Pazarı’nın perşembe günü müşterilerinin yoğun olması kazancımı arttırıyor. Her ne kadar geçimimi sağlasa da düzenli aylıklı bir işimin olmasını isterim. Sabahtan akşama kadar bu tezgâhın başında beklemek zor iş. Her çeşit insan ile karşı karşıya geliyorsun. Kış aylarında ve yağmurlu günlerde şartlar daha da zorlaşıyor” diye konuşuyor.
Ayaş’da oturan Şanlı, sabah saat 08.00'de Kızılay’a geliyor. Akşam 20.00’ye kadar bazen de gece 23.00’e kadar çalışan Şanlı, zabıtalarla yaşadığı sorunlara da dikkat çekiyor. Zabıtalar tarafından birçok kez tavşanına ve tezgâhına el konulduğunu söyleyen Şanlı, “Dilenmiyorum, hırsızlık yapmıyorum, niyetçilikle para kazanıyorum" diyor.
![]() |
Ateş Şanlı, 8 yıldır niyetçilik yaparak geçimini sağlıyor |
![]() |
Ateş Şanlı'nın Ceylan ismini verdiği tavşanı |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder